Amatör Telsizcilik de diğer bir çok hobi gibi ucu açık, neredeyse üst harcama limiti bulunmayan bir hobidir. Diğer hobilerden farkı ise; eğitiminin bulunmamasıdır. O yüzden bir çok bilgi; araştırarak, sorarak ve dinleyerek edinilmekte; daha sonra ise, edinilen bilgiler doğrultusunda gelecekte hobinin taşınacağı nokta belirlenerek, şekillenmektedir. Sonrasında ise belirlenen hedef ve ihtiyaçlara göre mutlaka farklı istasyon kurulumları da yapılmaktadır.
Türkiye’de kayıtlı amatör telsizci sayısının 15 bin civarında olduğunu ve çok çok azını havada duyabildiğimizi düşünürsek; amatör telsizciliğe de, diğer hobiler gibi bir çok kişinin başlangıç seviyesinde bıraktığı bir hobi diyebiliriz.
Aliexpress vb. internet siteleri üzerinden cihaz sipariş ettiğinizde gelecek olan cihaz için çağrı işaretinizin bulunması şart. Aksi taktirde, cihaz gümrükten geçmiyor ve geldiği adrese geri gönderiliyor. Letgo gibi pazaryerlerinde ise; satıcıların bir çoğu belki yasal, belki de amatörlüğe verdikleri değerden ötürü; çağrı işareti olmayan kişilere satış yapmak istemiyor. Yani bu hobiye başlamak için öncelikle çağrı işareti, sonrasında ise bir cihaz edinmemiz şart. Hem hobiyi sürdürmek, hem konuşulanları dinleyerek bilgi sahibi olabilmek için edineceğimiz cihaza ayırmamız gereken bütçenin düşük olmasını, cihazımızın kullanımının kolay ve yeni olmasını istemenin de doğal bir davranış olduğunu söyleyebiliriz.
İşte bu noktada Çin cihazları devreye giriyor ve uygun fiyat, geniş ürün yelpazesiyle öldüren ekonomi içerisinde, biraz olsun gülümsetiyor. 2. el fiyatları 200 TL’den başlayan ve belli bir seviyeye kadar uygun fiyatlı olarak devam eden ürünlerin arasından seçim yapmak, o kadar da zor değil.
Çin cihazları ile ışığı görüp gözümüzü açtıktan sonra, artık karaya çıkıp kendimizi ne kadar geliştireceğimiz; bize ve bütçemize kalmış bir durum. Yine Çin sitelerinden, sabit bir cihaz alınıp belli ölçüler içerisinde amatörlüğe devam edilebilir veya Japon Malı ürünlerden bir tane edinilerek hobi daha üst noktalara taşınabilir.
Çin cihazlarının amatör telsizciliğe olan etkileri ise benim kanaatimce, tamamen olumlu yöndedir. Fiyatlara bakıp amatörlüğe girmeyecek kişilerin cesaretlenmesinde ve kendileri geliştirmelerinde büyük rol oynamaktadır.
El cihazından, sabit bir cihaza geçmek istediğinizde ve 4 haneli rakamlar ödemeye kendinizi hazırladığınızda, bu rakamın 5 haneli rakamlara çıkması gerektiğini söyleyecek insanlar olacak ve hevesinizi büyük ölçüde kaçıracaklardır. Bu kişiler tabii ki, paranızın boşa harcanmaması için, geleceğe yönelik bir yatırım yapmanız için sizin iyiliğinizi düşünüyor olsa da; mantık çerçevesinde, bütçenizi zorlamadan edineceğiniz bir cihaz, işinizi uzunca bir süre fazlasıyla görecektir. Bu cihazları satın alacak ilk kişi değilsiniz. Yıllardır kullanan ve memnuniyetlerini her konuşmada dile getiren yüzlerce insan olduğunu düşünürsek; mantıklı seçimler olduğunu söyleyebiliriz.
Olumsuz yönlerinden bahsetmeyince, her şey toz pembe gibi görünmüş olabilir. Başlangıç seviyesinde fark etmeyeceğiniz problemlerden bir kaçına gelecek olursak; etiket üzerinde belirtilen çıkış gücü gerçek gücünden daha fazla olabilir, girdiğiniz alma – gönderme frekansları dışından da parazitler duyabilir, zaman zaman farklı frekanslardan gelen enterferansları alabilirsiniz. Aslına bakarsak, bunlar bir cihazı kaliteli veya kalitesiz yapan detaylar fakat az önce de bahsettiğimiz gibi bu cihazlar bizi telsizci yapan değil, telsizciliğe yönlendirecen cihazlardır. O yüzden, başlangıç seviyesi için her ne kadar idealse, orta ve ileri seviyeler için bir o kadar can sıkıcı cihazlar olabilmektedir.
Bütçe, heves ve gelecek ile ilgili herhangi bir sorun veya soru işareti bulunmuyor ise; Çin cihazlarına hiç bulaşmadan, kendisini kanıtlamış ve amatör telsizciler için cihaz üretimi yapan markalardan başlayabilir, aldığınız cihazı evladiyelik olarak kullanabilirsiniz. Sizden sonra kullanacak kişiler de, aynı performansta kullanabilir veya antika olarak sergileyebilirler. İstisnai durumları saymaz isek; Çin malı hiç bir cihaz, hiç bir zaman sergilenmeyi haketmeyeceklerdir.