Çatı Anteni ve Yıldırım Riski

Amatör telsizcilik faaliyetini sürdüren eski operatörler “amatörlüğün sonu yok” derler. (Arabam da bu kategoriye girdiği için kendimi şanslı mı hissetmeliyim bilemiyorum)

Çok da uzun olmayan bir süre önce VHF – UHF ve HF için çatıya kurduğum antenlerimin, yetersiz olduğunu hissetmemle beraber; her yağışta yıldırım riskini de düşünmeye başladım. Evet, çatınızda anteniniz bulunuyorsa ve yağış varsa aklınız hep cihazlarınızda olacak. Bugüne kadar düşünmediyseniz bile bundan sonra olacak 🙂

Bunun çözümü tabii ki paratoner fakat, bütçe ve kurulum için gereken zaman bir türlü ayrılamadığından dolayı alternatif çözümler aramak bir çok zaman daha kolay gelecektir.

Yıldırım düşmesi durumunda antenleriniz üzerinden gelecek yüksek akımın cihazlarınızla birlikte adaptör ve evinizin elektrik sistemi ile birlikte bağlı olan tüm cihazlara ciddi zararlar verme ihtimali bulunuyor.

En kolay alternatif çözüm (belki de tek çözüm) tabii ki antenleri cihazlarınızdan ayırmak ve herhangi bir noktaya temas etmemesini sağlamak. Bunun için konnektör ucunu cam bir kavanoz içerisine uzatmak da kullanışlı oluyor.

Yağışların bir çoğu gök gürültüsüz olduğundan, konnektörleri her yağışta sökmek yerine yıldırım risklerini takip edeceğiniz bir çok internet sitesi bulunuyor.

Windy

Windy isimli internet sitesinden, dünya haritası üzerinde, yıldırım riskleri, rüzgar yönü, yağmur şiddeti gibi bir çok meterolojik veriye ulaşabilir, önlem alınması gereken durumlar için önceden bilgi sahibi olabilirsiniz. Bölgeniz için yağış alarmı kurmak gibi farklı özellikleri de bulunan internet sitesinin IOS ve Android tabanlı cep telefonları uygulaması da bulunuyor ve ücretsiz versiyonu çok da kullanışsız sayılmaz. Daha güncel veriler için dilerseniz (kendi para birimlerine göre gayet uygun, bize göre her gün daha değerli) 35,39 USD karşılığında bir yıllık premium üyelik de satın alabilirsiniz.

Paratonerlerin Kapsama Alanı

Bulunduğum rakım dolayısıyla, daha fazla yıldırım riski bulunan bir bölgede olduğumdan, etrafımda bu risklerin farkında olan; benden daha düşük, aynı ve yüksek seviyede bulunan yapıların bazılarında paratoner bulunuyor. Bir süre araştırma yapmadan bu yapıların beni koruyacağına inansam da, maalesef internette bulunan veriler bunların yetersiz olduğunu gösteriyor.

Paratonerlerin koruma alanları, korunması istenen tesis için yapılacak “yıldırım risk hesabı” sonucuna göre belirlenmektedir. Yapılan analiz neticesinde, 1.seviye risk teşkil eden bölgelerde yarı çapı 79 metre olan Paratoner koruma alanı, 3.seviye risk teşkil eden bir bölgede 107 metreye kadar çıkabilmektedir. Risk analizi yaparken, binanın yapısal özellikleri ve coğrafi durumu büyük önem taşır.

http://www.amper.com.tr/bilgi-bankasi/sikca-sorulan-sorular/bir-paratonerin-kapsama-alani-ne-kadardir

Maalesef; Küçük Çamlıca’da bulunan kuleye 1240 m., Çamlıca da bulunan bayrak direğine 245 m. en yakın camiye 150 m. mesafedeyim. Özellikle kule ve bayrak direğinin benden çok daha yüksek oluşlarının beni olumlu yönde etkileyeceğine emin olsam da, rakamlara inanmak zorundayız. Özellikle son zamanlarda kuleye düşen yıldırımın fotoğraflanması, işin ciddiyetini unutmamaya sebep oluyor.

Yorum yapın